Nasıl olur da kalite değil kalitesizlik taşıyan insanlar Meclis�e doluşuyor.

�Halk seçiyor. Kabahat halkta...�

Yok kardeşim ben bunu kolay kolay kabul etmem.

Partilerde çetelerin işgali var.

Çeteler parti içi demokrasiyi istedikleri gibi kullanıp, halkın önüne istedikleri gibi liste sunarlar.

Her bölgede taş çatlasa beş yüzle-bin arasında kontrol edilebilir, �Kurşun asker� seçmenle de istedikleri sonucu çıkarıp, istedikleri gibi Meclis yaratırlar.

Bu rezilliğin dışından seçilenler her dönem bir elin parmakları kadar ya vardır ya yoktur.

�Şimdi bu bakanlık alamayıp küsen vekiller meselesi ile ilgili Sn. Başbakan, yaptığı sıkı çalışmalar neticesinde konuyu açıklığa kavuşturup kamuoyuyla paylaştı. Açıklama şöyle; �milletvekillerinin tümü hizmet aşkı ile yanıp tutuşuyormuş, onun için Bakanlık yarışına girmişler�... Kötü niyetli yorumculara duyurulur!!!�

***

Bu paragrafta yazılanları Sevgili Bülent Kanol�un Facebook sayfasından aldım.

Son dönemde UBP�de yaşananları bana göre harika bir şekilde özetledi. Otuz dokuz kelimede kitaplar dolusu yazılacakları toparladı.

***

Dün sabah Başaran Düzgün arkadaşımla da konuştuk.

Siyasetin profesyonelleri siyasetin erozyona uğraması için ellerinden geleni yapıyorlar.

Kıbrıs küçük yer...

Kim ne yaparsa yapsın genelleme ile olabildiğince geniş kesimlere bulaştırılır.

Son yaşanan çirkinlikler UBP�de yaşandı.

UBP�de yaşandı ama inanın siyasetin bütünü, tüm siyasi partiler yaşanan rezillikten olumsuz etkilendi.

İnsanlar tüm partileri bir kefenin içine koyuyor.

Birilerinin hatası ötekine bu nedenle yaramıyor, bulaşıyor.

Geçen gün işaret ettim herkes TOPLAM KALİTESİZLİĞİ yaratıp, bu kalitesizlikten payını alıyor.

***

Nasıl olur da kalite değil kalitesizlik taşıyan insanlar Meclis�e doluşuyor.

�Halk seçiyor. Kabahat halkta...�

Yok kardeşim ben bunu kolay kolay kabul etmem.

Partilerde çetelerin işgali var.

Çeteler parti içi demokrasiyi istedikleri gibi kullanıp, halkın önüne istedikleri gibi liste sunarlar.

Her bölgede taş çatlasa beş yüzle - bin arasında kontrol edilebilir, �Kurşun asker� seçmenle de istedikleri sonucu çıkarıp, istedikleri gibi Meclis yaratırlar.

Bu rezilliğin dışından seçilenler her dönem bir elin parmakları kadar ya vardır ya yoktur.

***

Bir arkadaştan dinlemiştim.

Partinin birinde üst düzey görev talep eden birine, partiyi kendilerine ait görenlerden biri, �Ama hizmet için ille de bir mevkide olmaya gerek yok ya!!!� demiş.

Görev talep eden, �O zaman siz de bu koltuklardan kalkıp, mevkisiz hizmet etmeyi sürdürün� deyince karşısındakinin gıkı çıkmamış.

***

İrsen Küçük aslında vaziyeti kurtarmak için de olsa, bakanlık beklentisi içinde olanlara �saygılı� davrandı.

Yoksa, bakan olmak istedikleri için hayatlarının yanlışlarını yapmış gibi yüklenebilirdi de...

Ancak sonuç ne olursa olsun özelde UBP genelde siyaset, son yaşananlarls yara almıştır. Ya da yara yeniden kanamıştır.

***

Siyasi partiler, siyasetin yoğun olarak yapıldığı örgütsel yapılardır.

Parti içi demokrasi ne kadar sağlıklı çalışırsa o partinin ülke demokrasisine katkısı da o kadar yüksek kalitede olur.

Hiç kuşkusuz parti içi demokrasiye katkı koyacak insanların bireysel demokrasi kültürlerinin de yüksek düzeyde olması gerekir.

Kişide demokrasi kültürü yoksa partisindeki demokrasi katkı koyması olası değil...

***

Etik sınırlar içinde davranmak herhangi bir meslek grubuna özgü olmaz.

Hele yalan söylemenin hafife alınacak yanı yok.

Hiçbir mesleğin en iyisi, en iyi yalan söyleyen değildir.

Ancak insanların, bazı insanlardan ve de meslek gruplarından çok daha az hatalı, etik çıtası çok daha yüksek beklentisi var.

Bence milletvekilleri de bu grup içinde olmalı.

Fakat etrafa bakıyoruz, bazı vekiller Meclis�in saygınlığını daha da aşağı çekmek için elinden geleni yapıyor.

***

Gazeteci arkadaşımız Rasıh Reşat, çok insanın olduğu bir ortamda anlattı. Ben de dinleyenler arasındaydım.

Dinledim, pazartesi akşamüzeri de isim vermeden Genç TV�de anlattım.

Burada daha açık açık yazacağım.

Bizim Rasıh Reşat, Lefke�de annesinin evinden gazetesine servis veriyor. UBP�li �kırgın� vekillerin Girne�de bir otelde yaptıkları toplantıdan görüntü elde edilmiş. Fotoğrafa bakıp haberi yazıyor.

Tam o sırada UBP Güzelyurt Milletvekili Ahmet Çaluda, arar. �Annemdeyim gel� der Rasıh Reşat.

Çaluda ile akrabalık bağları da var.

Ahmet Çaluda, evi gibi rahat gider.

Rasıh Reşat, � Nedir bu UBP�deki kırgın vekillerin yaptıkları?� diye sorar. Çaluda, �Hiç alakam yok� der kestirmeden.

Soğukkanlı bir şekilde Rasıh Reşat yine sorar. Çaluda, yemin billah alakası olmadığında ısrarını sürdürür.

Girne�deki toplantından haberi olup olmadığını da sorar. Gene aynı ısrar.

Dayanamaz ve bilgisayarının ekranında duran fotoğrafı gösterir. Kırgın vekiller toplantı halinde ve Çaluda da orada.

... Peki o fotoğrafı görünce UBP Güzelyurt İlçe Başkanı ve Milletvekili Ahmet Çaluda ne yaptı, ya da ne dedi?

İşte söylediği: � Boşver bunları, kalk gidelim Elye�de yeylim içelim.�

***

Bugünlük bu kadar... Yazımı daha fazla sürdürüp terbiyemi bozmayayım...

Günün sözü:

Yalana göz yuman, doğrudan söz edemez