Türkiye Dışişleri Bakanlığı: Peşin Hükümler Çözüme Katkı Sağlamaz

Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Güvenlik Konseyi’nin Kıbrısla ilgili kararında “Çözüm sürecinin gelecekte alabileceği şekle dair peşin hükümler kaydedilmesinin, Türkiye açısından bir anlam taşımadığı ve Kıbrıs meselesinin çözümüne de katkı sağlamadığı uyarısında bulundu.

Bakanlık açıklamasında, Kıbrıs’ta yeni bir sürecin ancak adadaki mevcut gerçekleri ve yarım asır boyunca sürdürülen müzakerelerden elde edilen deneyimi yansıtan bir temel üzerinde inşa edilmesi gerektiği vurgulandı.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı, BMGK’nın, Kıbrıs’ta konuşlu Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nin görev süresinin uzatılmasını konu alan kararını değerlendirdi.

Bakanlıktan yapılan yazılı maçıklamada, “Kararda, Genel Sekreter’in danışmanı tarafından gerçekleştirilecek temasların sonucuna ve çözüm sürecinin gelecekte alabileceği şekle dair peşin hükümler kaydedilmesi, Türkiye açısından bir anlam taşımadığı gibi, Kıbrıs meselesinin çözümüne de katkı sağlamamaktadır.” ifadeleri kullanıldı.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı açıklamasında , “Güvenlik Konseyi’nin Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nü konu alan 27 Temmuz 2017 tarihli ve 2369 sayılı kararı ile 30 Ocak 2018 tarihli ve 2398 sayılı kararında da yer alan, Kıbrıs meselesinin çözüm sürecinin gelecekte ne şekilde sürdürüleceği hususunda peşin hüküm içeren yazımlar, maalesef bu son karar metninde de muhafaza edilmiştir” denildi.

Açıklamada, Kıbrıs Konferansı’nın 7 Temmuz 2017’de sonuçsuz kalarak kapanmasının ve son müzakere sürecinin sona ermesinin ardından, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’in, Birleşmiş Milletler Barış Gücü’ne ilişkin 10 Temmuz 2017 tarihli dönemsel raporunda, “Kıbrıs Konferansı’nın anlaşmaya varılmadan kapanmasının yarattığı hayal kırıklığına işaretle, tarafları ve özellikle adadaki iki lideri bu sonuç ve ileriye dönük muhtemel hareket tarzı üzerinde ciddi bir şekilde düşünmeye” davet ettiği hatırlatıldı.

Açıklamada, Türkiye’nin bir yıldır Kıbrıs Türk tarafıyla yakın istişare halinde yürüttüğü değerlendirme sürecini, Genel Sekreter Guterres’in söz konusu çağrısının geniş bakış açılı anlayışı temelinde sürdürdüğü vurgulandı.