Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Cumhurbaşkanı Akıncı Liderler Görüşmesi Sonrası Soruları Yanıtladı
13 Şubat 2016 Cumartesi Saat 22:00

Cumhurbaşkanı Akıncı Liderler Görüşmesi Sonrası Soruları Yanıtladı

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Türkiye’den ülkeye getirilen su konusunda konuşulan Kamu Özel ortaklığındaki “Kamu” kısmının herhalde “belediyeleri” kastettiğini ifade ederek, “Belediyelerin de rızasıyla, belediyelerin de ortakl

AKINCI: “BELEDİYELERİN SU KONUSUNUN PARÇASI OLMASINI TAVSİYE EDERİM. BELEDİYELER SU KONUSUNUN DIŞINDA OLMAMALI”

“FEDERAL ÇÖZÜMDE BELEDİYELER CİDDİ BİR YER TUTAR”

“BİNLERCE İNSANI TOPLUCA VATANDAŞ YAPMA ANLAYIŞINA SICAK BAKMAM”

“BİR TELEVİZYON KANALININ KARARTILMASI HOŞ BİR GÖRÜNTÜ DEĞİL”

Lefkoşa, 13 Şubat 16 : Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Türkiye’den ülkeye getirilen su konusunda konuşulan Kamu Özel ortaklığındaki “Kamu” kısmının herhalde “belediyeleri” kastettiğini ifade ederek, “Belediyelerin de rızasıyla, belediyelerin de ortaklaşmasıyla ve onların da bu olayın bir parçası halinde olması sonucunu doğuracak anlayışların olmasını temenni ve tavsiye ederim” dedi.      

Akıncı, su konusunda; belediyelerin hukukunun korunması ve mutlaka belediyelerin bir şekilde bu işin içinde olması gerektiğini, bu sürecin dışında olmamaları gerektiğini düşündüğünü belirterek, “Kıbrıs Türklerine de şu duygununun verilmemesi lazım; sizin yerinize geçen şeyler değil, Kıbrıs Türk halkının kurumları, özellikle bir federal çözüme doğru gittiğimiz bir ortamda, güçlü bir şekilde varlıklarını korumalı ve geleceğe taşınabilmeli, bu varlıklar bu kurumlar arasında belediyeler de ciddi bir yer tutar diye düşünüyorum” dedi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ülkede “topluca vatandaş yapma” anlayışına sıcak bakmadığını ve bunu söylemekte hiçbir sakınca olmadığını da belirterek, “Binlerce insanı vatandaş yapmak başkadır, doğal akışı içerisindeki vatandaşlıklar başkadır. Ben müzakere masasında dikkatli olmak zorundayım. Çünkü bugüne kadar elimizdeki verilerle yürüttük bu müzakereleri. Benim elimdeki veriler ülkenin resmi verileridir. İçişleri Bakanlığı’nın verdiği rakamlardır” şeklinde konuştu.

Akıncı, ülkede Yüksek Yayın Kurulu’ndan izinli yayın yapan bir kanalın “karartılmasından” memnun olmadıklarını da belirterek, bunun üzücü olduğunu kaydetti ve “Bu konunun aşılacağına inanıyorum ve bekliyorum. Temenni ederim bir daha böyle yanlışlar yapılmaz. Çünkü buradaki televizyonların muhatabı YYK olmalı, bir sıkıntı varsa onların bunun aşılması için gerekeni yapması lazım, dolayısıyla bu görüntü çok hoş ve doğru bir görüntü değil” dedi.  

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, bugün gerçekleştirilen liderler görüşmesi sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

DİYALOG TV’NİN YAYINLARININ KAPATILMASI

Akıncı, “Türkiye Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun ülkede faaliyet gösteren Diyalog TV’nin Türksat’tan yayınlarını kapatması konusunda Cumhurbaşkanlığı nezdinde bir girişim olup olmayacağı” konusunda sorulan bir soru üzerine, bu konuyu yakından takip ettiğini ve üzücü bulduğunu söyledi.

Akıncı, konu ile ilgili aldığı en son bilgilerin; “Şubat ayının 19’unda RTÜK’ün bu konuyu değerlendireceğiyle ilgili olduğunu, çünkü ortada bir yanlışlık olduğunun söylendiğini, ancak Diyalog TV yetkililerinden aldığı bilgiye göre ise salı günü bu konunun yeniden ele alınabileceği” olduğunu kaydetti. 

Bunun üzücü bir durumu olduğunu ifade eden Akıncı, kendisinin bu konudaki değerlendirmesinin şöyle olduğunu dile getiridi:

“Durumla ilgili soruşturma yaptığımda söylenen; ‘hiçbir haklı ve yasal gerekçenin olmadığı’ yönünde oldu. En azından Diyalog TV açısından. Ada Tv sahiplerinin de 2 tane kanalının aynı şekilde kapatıldığı veya Türksat bünyesinden çıkarıldığı söylendi, orada da ne gerekçeler var bilmiyorum, farklı gerekçeler olabileceği söyleniyor.

Ancak Diyalog TV diğer kanallarımız gibi yayın yapan, Yüksek Yayın Kurulu’ndan izinli, onların denetiminde olan bir kanal, bu şekilde karartılması bizim memnun olabileceğimiz bir şey değil kesinlikle… Sayın müsteşarım konuyu yakından takip ediyor ve beni bilgilendiriyor, normal çerçevesinde muhataplarıyla, yani buranın Yüksek Yayın Kuruluyla RTÜK’ün işbirliği içinde bu konunun aşılacağına inanıyorum ve bekliyorum. Temenni ederim bir daha böyle yanlışlar yapılmaz. Çünkü buradaki televizyonların muhatabı YYK olmalı, bir sıkıntı varsa onların bunun aşılması için gerekeni yapması lazım, dolayısıyla bu görüntü çok hoş ve doğru bir görüntü değil.” 

SU KONUSU

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya, son günlerde ülkenin en önemli gündem maddesi olan “Su” konusunda da sorular yönetildi ve değerlendirme yapması istendi.

Akıncı, su konusuyla ilgili şunları söyledi:

“Su konusuyla ilgili şunu söylemek isterim; bu sizinle paylaşacağım düşünceler her platformda ve Türkiye Cumhuriyeti yetkilileriyle de paylaştığım düşüncelerimdir.

Ben her şeyden önce eski bir belediye başkanıyım ve LTB Başkanlığı yaptığım dönem 28 belediyenin 27’sine su işleri bağlıydı, sadece Lefkoşa’ya bağlı değildi. Benim başkan olduğum yıllarda; 1976’dan 1990 yılına kadar belediye başkanlığı yaptım, su işleri Lefkoşa Belediyesine bağlanmadı. Ben görevden ayrıldıktan 1 yıl sonra bağlandı. 1991 yılından beridir Lefkoşa Belediyesi su işlerine bakıyor.

Dolayısıyla ben konuya hep böyle girerim ve olayı böyle anlatırım. Kastım şudur; eski bir belediye başkanı olarak belediyelerin hukukunu korumak gerektiğini düşünürüm. Mutlaka belediyelerin bir şekilde bu işin içinde olması gerektiğini düşünüyorum. Dışında olmamaları gerekir.

30 Nisan 2015’te Cumhurbaşkanlığı görevini devraldığımda dönemin Türkiye Başbakan Yardımcısı Arınç ile yine aynı konu gündeme geldi, orada söylenen; ‘Biz bir görüş öneri sunduk, karşılığında KKTC’den bir görüş bekliyoruz ama bir türlü bu görüş gelmiyor’ diye yakınmalar vardı. Bu da madalyonun öbür yüzüdür.

Bu konuda görüş üretmekte, bir araya gelinmekte, bir ortaklık paylaşmakta maalesef geç kalındı, zaman yitirildi. Su geldi, gürül gürül akmaya başladı ama biz hala daha ‘Suyu kim yönetecek’ arayışı içerisindeyiz.

Ben tabii pişmiş aşa su katmak istemem. İki hükümet arasında bir takım çalışmalar yapıldığı söyleniyor, ama son halini bilmiyorum.

Ama bana söylenen; Kamu-Özel ortaklığı şeklinde biçimleneceği idi. Kamu kısmı herhalde belediyelerdir. Dolayısıyla bir kamu özel ortaklığı şeklinde oluyorsa ve herkes de bu konuda mutabıksa buna da diyecek bir şey yok. Ama içerik öyle midir acaba yoksa tamamen farklı mıdır. Bunu da belediyelerden öğreneceğiz önümüzdeki günlerde.”

Akıncı, Kıbrıs Türk halkının toplumunun kurumlarının, özellikle bir federal çözüme doğru gidildiği bir ortamda, güçlü bir şekilde varlıklarını koruması ve geleceğe taşınabilmesi gerektiğini, bu varlıklar, bu kurumlar arasında belediyelerin de ciddi bir yer tuttuğunu vurgulayarak, “Dolayısıyla belediyelerin de rızasıyla belediyelerin de ortaklaşmasıyla onların da bu olayın bir parçası halinde olması sonucunu doğuracak anlayışların olmasını temenni ederim ve tavsiye ederim” dedi.     

Mustafa Akıncı, “su konusunda arabuluculuk yapma niyetinin” sorulması üzerine, “Benden beklenen her türlü katkıyı yapmaya hazırım, yeter ki olumlu yönde olsun yapacağımız bu katkı. Ancak her şey bitmiş, iş uzlaşılmış imzaya kalmış bir şeyse, öyle söyleniyor çünkü, bu yüzden söylediğim gibi pişmiş aşa su katmak istemem. Ama bugüne kadar ki bütün telkinlerim gerek Türkiye temsilcilerine gerek bizim kendi içimizde biraz önce söylediğim doğrultuda oldu” cevabını verdi.

VATANDAŞLIKLAR KONUSU

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Cumhuriyet Meclisi Başkanlık Divanı’nın Ankara temasları sırasında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yapılan görüşmede gündeme gelen “vatandaşlık” konusundaki görüşlerinin sorulması üzerine, bu konudaki görüşlerinin gizli olmadığını, müzakere masasında KKTC’nin resmi verilerine göre müzakereleri yürüttüğünü söyledi.

Akıncı, KKTC yurttaşı olanların gelecekte Birleşik Kıbrıs yurttaşı olması ve AB yurttaşı olması yönünde de görüşleri olduğunu ifade ederek, özellikle seçimlerde “Akıncı olarak kendisinin hep suçlandığını, ‘Gemilere koyacak sizi gönderecek, sayın Akıncı’yı seçmeyin’ suçlamalarına” maruz kaldığını anımsattı. 

Kendisinin de halka; “Bunlara kulak asmayın, kimse gemilere konup bir yerlere gönderilecek değildir” dediğini anlatan Akıncı, bu ülkenin vatandaşlarının 40 yıldır bu topraklara geldiğini, evlendiğini, çoluk çocuğa karıştığını, iş kurduğunu, üretimine katkı yaptığını ve ülkenin geleceğinde de yeri olacağını” söylediğini ifade eden Akıncı, ancak bunun da bir takım verilere dayalı olduğunu, bu veriler çerçevesinde bu müzakereleri yürüttüğünü söyledi.

Akıncı, bu verilerin de tüm vatandaşları kapsadığını, bunları ikide birde yaz boz tahtası yapamayacağını, dolayısıyla müzakere masasındaki ciddiyetin devam etmesi gerektiğine vurgu yaparak, bunun madalyonun bir yüzü olduğunu kaydetti.

Bunun dışında hükümetin yaptığı yasaların olduğunu, yasal çalışmaların bulunduğunu, değerlendirmelerin yapıldığını, ancak topluca vatandaş yapma anlayışına sıcak bakmadığını vurgulayan Akıncı, bunu söylemekte hiçbir sakınca olmadığını belirtti.


Akıncı, geçmişte de 2003-2004 yıllarında birçok vatandaş ve seçmen yapıldığını, bunun mahkemeye gittiğini ve iptallerin olduğunu anımsatarak, “Binlerce insanı vatandaş yapmak başkadır, doğal akışı içerisindeki vatandaşlıklar başkadır. Ben müzakere masasında dikkatli olmak zorundayım. Çünkü bugüne kadar elimizdeki verilerle yürüttük bu müzakereleri. Benim elimdeki veriler ülkenin resmi verileridir. İçişleri Bakanlığı’nın verdiği rakamlardır” dedi.

        

Bu haber toplam 1287 defa okunmuştur
Cumhurbaşkanı Akıncı Liderler Görüşmesi Sonrası Soruları Yanıtladı Haberi

YORUMLAR
Bu Habere Yorum Yapılmamış.
DİĞER HABER BAŞLIKLARI
KIBRIS GÜNDEMİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2021 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Mail : | Yazılım: Doğru Ajans